imanilmihali.com
İslam öncesi Mekke

HAŞİMİLER

HAŞİMİLER

Peygamberimizin atası Abdülmenaf’in oglu Hâşim’in soyundan gelenlere verilen isim.

Hâşim ticaretle ugrasan zengin ve cömert biriydi. Asil adi Amr’dir. Rivayete göre, bir kıtlık yılında Filistin’e giderek oradan un satın almış ve Mekke’ye getirerek ekmek yaptırmış, kestirdigi hayvanların et suyuna ekmek dagıtarak tirid ikramında bulunmuştur. Bu nedenle Arapça’da kırmak anlamina gelen (heseme) fiilinden müstak olan Hâşîm adi verilmistir (Ebu Ca ‘fer Muhammed b. Cerîr et-Taberi, “Tarîhü’r-Rusül ve’l-Millûk” nsr. Anneles III,1088; Ibnu HIsam, “es-Sîretil’n-Nebeviyye, I, 107).

Taberi’ye göre; Hâsim, Rûm ve Gassân hükümdarlarindan Kureys için dokunulmazlik hakki saglamis, Sam’a yaz seferleri, Yemen’e de kis seferlerini O ihdas etmis bilahere bu, bir âdet haline gelmistir. Yine Taberî’nin rivayetine göre Hasîm bir seferinde Medine’ye ugramis, Amr b. Zeyd’e misâfir olmus, Amr’in kizi Selma’yi görüp onunla evlenmek Istemisti. Baba, kizinin kendi yaninda dogum yapmasini şart koştu. Haşîm de bu şartı kabul edip Şam’a gitti. Dönüsünde Selma ile evlendiler.

Haşîm, Selma’yi alıp Şam’a götürdü. Dogum yapma günü yaklaşınca O’nu alip Medine’ye babasının evine getirdi, kendisi tekrar Şam’a döndü. Hâşim’in dört oglu ve bes kızı vardı. Soyu, çocuklarından Seybe (Abdulmuttalib) ile devam etmiş ve bu soydan gelenlere Hâsimogullari (Benu Hâsim) denmiştir. Hâşim’in, Abdulmuttalib’den baska erkek çocuklarının nesilleri devam etmemiştir (Taberî, a.g.e., III, 1082).

Hasîmîler Kureys Kabilesinin bir koludur. Peygamberimiz de bu boydandir. Hasîmîler Islâmiyetten önce de hem Mekke’nin hem de Kureys Kabilesinin yöneticisiydi. Çok onurlu bir is sayilan Kâbe bekçiligi ve hac Isleri ne bakmak da ayni ailenin elindeydi. Hasîmîler ile Kureys Kabilesi’nin bir baska kolu olan Emevîler arasinda öteden beri bir çekisme vardi. Rivayete göre Hasîm ile kardesi Abdu Sems Ikiz olarak dünyaya gelmisler bunlardan birinin parmagi digerinin alnina yapisik iken ayrIlmis bu esnada kan akmis, bundan da ileride bu Iki kardes arasinda kan dökülecegi sonucu çikarIlmis (Taberî, a.g.e, III, 1089). Islâmiyet’ten sonra bu çekisme bir süre diner gibi olur. Ancak Hasimîler’den olan Hz. Ali’nin halife seçIlmesiyle çekisme yeniden alevlenir. Emevîlerden Muaviye Sam’da güçlü bir yönetim kurmus ve Hz. Ali’ye isyan edip, savas açmıştı. Yenilmek üzere olan Muaviye, entrika ile savasi kendi lehine çevirmeyi başarmış neticede mücadeleden galip çıkmıştı.

Bundan sonra Emevîler, Islâm Dini’nin getirdigi, halifeligin sûra ile belirlenmesi usulünü kaldirdilar. Halifelik babadan ogula geçen bir saltanat kurumu haline geldi. Ancak bu durum çok sürmedi. Halk yer yer Emevîlere karsi direnise geçti. Bu arada Hz. Ali’nin oglu Hasan, zehirlenerek öldürüldü. Ikinci oglu Hüseyin ise bütün aile üyeleriyle birlikte Kerbelâ’da kiliçtan geçirilerek sehid edildi. Fakat sonradan Emevîler, Hâsimîlerin bir kolu olan Abbasiogullari (Peygamberimizin amcasi Abbas’in soyundan gelenler) tarafindan ortadan kaldirildilar. Son Emevî hükümdari Mervan el-Himer (esek Mervan) da öldürüldü ve iktidarlari böylelikle son buldu (132/750). ‘Tarihe Abbâsî saltanati adiyla geçen Hasîmogullari’nin bu seferki iktidarlari, Ebu’l-Abbâs es-Saffah (kan dökücü) ile basladi.

Mogol hükümdari Hülâgu’nun saldirilarina maruz kalan bu devlet de 1258 tarihinde ortadan kaldirildi. Hasîmogullari bu tarihten I. Dünya savasina kadar Mekke Serifligi gibi sembolik ve mahalli bir görevin disinda önemli bir rol oynamadilar. Mekke Serifi Hüseyin b. Ali (1852-1951), Ingilizlerle anlasarak I. Dünya savasinda Osmanlılara karsi ayaklanmış, Osmanlılar yenilerek Arap topraklarindan çekilince kendisini Hicaz kralı ilân etmişti (1916).

Daha sonra Necid prensi (Suudi Arabistan Devleti’nin kurucusu) Abdülaziz b. Suud (1880-1953), Hüseyin’i Hicaz’dan çıkarttı. Ancak Hüseyin İngilizlerin destegini saglayarak oglu Faysal’i Irak’a, Abdullah’i da Ürdün’e kral yaptırdı. Ürdün’e kral olan Abdullah, Filistin’in bölünmesi konusunda İsrail ile anlastığı iddiasiyla Filistinli bir genç tarafindan öldürüldü.

Hâsimî iktidari Irak’ta, 1958 yılına kadar sürdü. 14 Temmuz 1958 günü, basta kral II. Faysal olmak üzere ailenin birçok mensubu öldürüldü ve yapilan askerî darbe ile Hâsimîlerin bu ülkedeki iktidarları son buldu. Ancak bugünkü Ürdün krali Hüseyin, kendisinin Haşîmî soyuna mensup oldugunu iddia etmektedir.

alıntı: www.enfal.de

HAŞİMİLER

Bu yazıyı okudunuz mu?

veda hutbesi

PEYGAMBERİMİZİN (SAV) VEDA HUTBESİ

PEYGAMBERİMİZİN (SAV) VEDA HUTBESİ Hz. Peygamber’in, hicri 10. yılda yaptığı Veda Haccı’nda sayıları yüz on ...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir