Namazı kıldınız mı, gerek ayakta, gerek otururken ve gerek yan yatarak hep Allah’ı anın. Güvene kavuştunuz mu namazı tam olarak kılın. Çünkü namaz, mü’minlere belirli vakitlere bağlı olarak farz kılınmıştır. (Nisa 4/103)
Namazın hikmeti
Dilimize farsçadan giren ve eğilmek anlamına gelen namaz Kur’an ve sünnette “salat” kelimesi ile ifade edilmiştir. Sözlükte dua etmek anlamına gelen salat, dini bir terim olarak Allah’ın emrettiği, Peygamberimizin öğretip uyguladığı şekilde kalp, dil ve bedenle yapılan ibadettir. Namaz kılan müslüman;
*Allah’ı yüceltmiş,
*O’nun huzurunda divan durmuş,
*O’nun kelamından okumuş,
*O’nu noksan sıfatlardan tenzih etmiş,
*O’nu övmüş, nimetlerine şükretmiş,
*O’nun huzurunda eğilip saygısını ifade etmiş,
*O’nu anmış,
*O’na tevazu göstermiş,
*O’na dua ve niyazda bulunmuş, itaat edip kulluk etmiş olur.
Böylece kul, namaz ibadeti ile Allah’ın emir ve yasaklarına uyma bilincini sürekli canlı tutmuş olur. Namaz Allah için yapılan her türlü kulluğun ifadesidir. Diğer bir deyişle bütün ibadetler namazda toplanmıştır.
Namaz küfrün ve şirkin her türlüsüne, nefsin ve şeytanın tüm arzularına karşı koyuş, Allah’ın düşmanlarına ve tüm kötülüklere karşı bir tavır alıştır.
Namaz; imanı tazeleme, Allah’ı çokça anma, günahlardan arınma, Allah’a sığınma ve hayata çeki düzen vermedir. Namaz disiplinli ve intizamlı hayatı sürekli canlı tutmaktır. Namaz; müminlere farz kılınmış, vaktinde kılınması emredilmiştir.İnsanın üzerine farz olan ilk görev iman etmektir. İman eden müslümanın yapması gereken ilk dini görev ve ibadet ise namazdır.
Namaz farz kılınınca vahiy meleği Cebrail (a.s.) peygamber efendimize abdest alıp namaz kılmayı öğretmiş, Peygamberimizde aynı şekilde eşi Hz. Hatice validemizle birlikte abdest alıp iki rekat namaz kılmıştır. peygamberimiz islam’ı seçen her insana imandan sonra namaz kılmayı öğretmiştir.
Hadisinde şöyle buyurur; “İslam, beş şey üzerine bina edilmiştir. Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in O’nun resulü olduğuna şahadet etmek, namazı dosdoğru kılmak, zekatı vermek, hacca gitmek ve Ramazan orucu tutmak”
Namaz; Yüce Allah’a yaklaşmanın yolu, O’na yükselmenin basamağıdır. Namaz bütün ibadetlerin özü ve özetidir. İlk defa farz kılınan ibadet namaz olduğu gibi ahirette de ilk sorulacak olan ibadet namazdır.
Çünkü namaz; “DİNİN DİREĞİ”, “İMANIN ALAMETİ” ve “AMELLERİN EN FAZİLETLİSİ VE ALLAH’A EN SEVİMLİ OLANIDIR”
Namaz iman ile küfür arasında perde, mümini kötü şeylerden alıkoyan en büyük engeldir. (Tırmizi, İman, 8,9)
Müminler her hal ve şartta namaz kılmakla yükümlüdür. Su bulamayan toprak ile abdest alır, tehlikeden korkanlar at sırtında, yolcular kısaltılmış olarak, savaş halindekiler güçleri ne kadar yetiyorsa o kadar, ayakta duramayanlar oturarak, buna da gücü yetmeyenler yatarak kılarlar. Kadınların özel hali hariç namazın hiçbir mazereti yoktur.
NAMAZIN HİKMETLERİ;
*Namaz, Allah’ı hatırlatır. (Namaz; beden için kıyam, rüku ve secde, dil için kıraat, tesbih, zikir ve dua, akıl ve kalp için düşünüp anlama, huşu ve manevi lezzettir.)
*Namaz müminin miracıdır. (Mümin miraçta farz kılınan namaz görevini yerine getirerek bir anlamda miraç yapmış olur.)
*Namaz, sosyal bütünleşme ve kaynaşmayı sağlar.(Cemaatle namaz; tanışma ve kaynaşma sağlar, sosyal ilişkilerin güçlenmesine, toplumsal eşitliğin sağlanmasına, sevgi ve kardeşliğin oluşmasına katkıda bulunur.)
*Namaz, Yaratan’a karşı kulluk görevidir. (Namaz dünya ve ahirette Allah’ı tesbih ve Allah’a ibadet eden bütün cisimlerin ibadetlerinin birleştirilmiş ve özetlenmiş halidir.)
*Namaz dünya ve ahiret mükafatı sağlar.(İman, namaz ve ibadetler kul ile Allah arasında manevi bir ticarettir. Bu ticareti yapanlar zarar etmez.)
*Namaz, maddi ve manevi kirlerden arındırır. (İnsan kusursuz ve hatasız olmaz. Günlük yaşamda farkında olmadan manen, bedenen ve ruhen kirlenir. Tövbe etmeyi gerektiren büyük günahlar hariç namaz küçük kusurların bağışlanmasına vesile olur.)
*Namazı terk etmek büyük günahtır. (Namazı kılmakla büyük manevi dereceler kazanan insanın, bu ibadeti ihmal veya terk etmesi durumunda ahirette aynı oranda ceza görmesi tabiidir.)
Sonuç olarak; Kur’an’da namazların vakitli olarak kılınması emredilmiş, namaz dinin direği sayılmış, namaza devam etmek, dini korumak, namazı kılmamak ise dini terk etmek olarak ifade edilmiştir. Namaz imanın gereği, kulluğun zirvesi bir ibadettir. Namaz kulluk sınavıdır.
Namaz kıldığı halde, Allah ve kul haklarını ihlal eden imanını, ihlasını ve kıldığı namazını gözden geçirmelidir. Mümin olduğu halde namaz kılmayan insan, Allah’a isyan içinde olduğunu, vebalini çekeceğini bilmeli, imanının namaz kılmadığı sürece zayıflayarak gün gelip yok olacağını bilmelidir. Çünkü imanı sağlamlaştıran en kuvvetli ilaç namazdır. (İH)
Ey Muhammed! De ki: “Şüphesiz benim namazım da, diğer ibadetlerim de, yaşamam da, ölümüm de âlemlerin Rabbi Allah içindir.”(En’am 6/162)